İstanbul Devlet Opera ve Balesi, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını Cumhuriyet dönemi bestecilerinin eserleriyle ve marşlarla kutladı. Marşlara Şef Volkan Akkoç’un çalıştırdığı halk korosu da coşkuyla eşlik etti.
Özlem Ertan
Cumhuriyet’in, pek çok alanda olduğu gibi sanatta da büyük kazanımların kapısını araladığına şüphe yok. Tarihe, kültüre, bilime ve sanata büyük önem veren Atatürk, Anadolu’nun on binlerce yıllık zengin kültürünün araştırılmasına ve geleceğe aktarılmasına bizzat öncülük etmişti. Bu kültür seferberliğinin en büyük etkilerinden biri de kuşkusuz müzik alanında oldu. Cumhuriyet’in ilk dönem bestecileri, Anadolu’nun melodi zenginliğini çoksesli ve evrensel bir anlayışla yeniden ele alarak birbirinden güzel eserler yarattı. Onların izinden giden diğer Türk bestecilerin pek çok eserinde de bu toprakların eşsiz zenginliğini, ritimlerini bulmak mümkün.
CUMHURİYET’LE ÖZDEŞLEMİŞ ESERLER
İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin 29 Ekim akşamı, Cumhuriyet’in 100’üncü yılı vesilesiyle düzenlediği konserde Cumhuriyet’le özdeşleşmiş eserleri dinlemek imkanını bulduk. Ulvi Cemal Erkin’in ‘Köçekçe’sini, Muammer Sun’un ‘Bozkırın Sesi’ni, Cemal Reşit Rey’in ‘Türkiye’ adlı senfonik şiirini ve daha nicelerini…
Maestro İbrahim Yazıcı’nın yönettiği İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası’yla Volkan Akkoç’un yönettiği İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu’nun ve tabii ki solistlerin performansı sayesinde 100’üncü yıl coşkusunu iliklerimize kadar hissettik. Cumhuriyet’le özdeşleşmiş o güzel eserler, 100’üncü yıl sevinci ve gururuyla birleşince daha da anlam kazandı.
MUHTEŞEM HALK KOROSU
İkinci yarıda ise günün anlam ve önemine uygun marşlar vardı. Bizler, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’ni dolduran sanatseverler olarak marşları dinlemekle yetinmedik tabii ki. Hepsine bizzat eşlik. Oturma sıralarına bırakılan bayrakları sallayarak büyük bir halk korosu halinde konserin icracıları arasındaki yerimizi aldık. Cumhuriyet’in 100’üncü Yıl Konseri’nde salonda öyle büyük bir coşku vardı ki kelimelerle tarif etmek mümkün değil.
Aslına bakacak olursanız bu muhteşem halk korosunun oluşmasında Koro Şefi Volkan Akkoç’un katkısı inkâr edilemez. Zira Akkoç, konserden önce fuayede marşları bizlere bizzat çalıştırdı. Tam da bu yüzden ilk kez duymamıza rağmen İlker Kömürcü’nün bestelediği ‘100. Yıl Marşı’nı da uyum içinde seslendirebildik.
Solistler Ceren Aydın, Serkan Bodur, Emre Güngör, Elif Tuğba Tekışık’ın, solist dansçı İlke Kodal’ın, orkestra, koro ve halk korosunun eşsiz bütünlüğüyle Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamanın keyfi bir başkaydı, gerçekten. İlaveten tiyatro sanatçısı Toprak Sergen’in sunumu ve Burçak Savaşkurt’un yazdığı metinler üzerinden Cumhuriyet’le ilgili anlatımları da gecenin değerini arttıran unsurlardı.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdür ve Sanat Yönetmeni Tan Sağtürk’ün de katıldığı ve açılış konuşmasını yaptığı gece, Cumhuriyet’in müzik alanındaki kazanımlarının önemini göstermesi bakımından da önemliydi.
İŞ SANAT “PARLAYAN YILDIZLAR” KONSERLERİ BAŞLIYOR